TUYED Başkanı Kerem Köfteoğlu, dünya turizminde ”Türkiye modası”nın hala devam ettiğini anımsatarak, araştırmaların, dünya turizminin 2011’de yüzde 4-5 büyüyeceğini gösterdiğini bildirdi.
Tatilcilerin yeni yılda daha fazla erken rezervasyona yöneleceklerini kaydeden Köfteoğlu, ”Türkiye’den her şey dahil sistemini ağırlıklı olarak talep eden Almanlara, Hollandalılar, İskandinavlar ve Fransızlar da katılacak. Öte yandan, Türkiye’nin sağlık turizminde yıldızı daha da parlayacak” dedi.
Köfteoğlu, TUYED Ar-Ge Birimi’nin gezi ve tur bilgileri veren dünyaca ünlü kurum ve kuruluşların yayınlarını tarayarak, ”2011’in başlıca 11 turizm trendi”ni belirlediğini söyledi. Seyahat etme talebinin 2011’de dünyanın tüm bölgelerine yayılacağını belirten Köfteoğlu şu bilgileri verdi:
”Asya Pasifik’te yaşayanların yüzde 59’u tatili kendi bölgelerinde geçirmeyi tercih ederken, yüzde 19’u Avrupa’ya, yüzde 14’ü Kuzey Amerika’ya, yüzde 6’sı de Afrika-Ortadoğu’ya yüzde 2’si de Latin Amerika ve Karayiplere yönelecek. Avrupalıların yüzde 62’si tatili AB sınırlarında geçirirken, yüzde 11’i Asya-Pasifik’i, Yüzde 15’i Kuzey Amerika’yı, yüzde 7’si Ortadoğu-Afrika’yı, yüzde 5’i de Latin Amerika ve Karayipleri tercih edecek. Kuzey Amerikalıların ise yarısı tatili kendi bölgelerinde, yüzde 13’ü Asya-Pasifik’te, yüzde 22’si Avrupa’da, yüzde 5’i Afrika-Ortadoğu’da, yüzde 11’i de Latin Amerika ve Karayipler’de geçirecek.”
2011’İN BAŞLICA 11 TURİZM TRENDİ
Köfteoğlu, çalışmalardan elde edilen veriler doğrultusunda, 2011’in başlıca 11 turizm trendini şöyle sıraladı:
Sağlık Turizmi: Dünyada 30 milyar dolarlık bir hacme ulaşan kür turizmi, termal, SPA ve wellnes turizmi konusunda önemli bir potansiyele sahip Türkiye’nin önüne ciddi bir fırsat çıkarıyor. Türkiye bu alanda tercih edilen 10 destinasyon arasında bulunuyor. 2011’de sağlık amaçlı seyahat etmek isteyenler tuz mağaralarını da tercih edecek. SPA’larda ise organik olarak üretilip ‘tarladan masaya’ getirilen yiyecek-içecekler ile geleneksel masajlar talep görecek.
Etik Turlar: Doğayı koruyan ekoturları tercih eden kitle kar amacı gütmeyen şirketlerin düzenleyeceği ”etik turlar”a yönelecek. Bu konuda çalışma yapan kurumlardan biri olan Ethical Traveler, çevre koruma, sosyal refah ve insan hakları konularına odaklı olarak yaptığı çalışma sonunda ”Dünyanın En İyi 10 Etik Destinasyonunu” Arjantin, Barbados, Şili, Costa Rica, Dominik Cumhuriyeti, Letonya, Litvanya, Palau, Polonya ve Uruguay. olarak sıraladı.
Uzak ve Bakir yerler: Aralarında Kolombiya, Butan, Peru, Libya, Çin, Kamboçya, Ürdün, Vietnam, Namibya, Mozambik, Kenya ve Etiyopya gibi nispeten bakir yerler, kum kayağı, yıldızları seyretmek, trekking ve merak edilen yönlerinden dolayı gezilecek. Uzakdoğu’daki oteller, ”Ye, Dua Et, Sev” filminden sonra, odaları esans, vanilya, bergamut, zencefil, bambu filizi ve lotus çiçeği kokusuyla dolduracak. Ayrıca, NASA eski yöneticisi George Whitesides’in 1 Ocak 2011’de Virgin Galactic CEO’su olarak başlayacak olması ve Meksika’da ilk uzay turu istasyonun açılmasından dolayı ”Uzay turizmi” de çok konuşulacak.
Yükselen Trend Latin Amerika: Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere yurtdışında tatil ve gezme amaçlı seyahatlerde yükselen trend, aralarında Chavez’li Vanezuella, Evo Morales’li Bolivya, Latin ülkelerinde ender rastlanan kadın cumhurbaşkanı Michelle Bachelet’li Şili ve eski gerilla şimdi devlet başkanı olan Dilma Roussef’li Brezilya’nın yanı sıra, Arjantin, Uruguay, Ekvador, Guatemala ve Nikaragua’ya gitmek moda olacak.
Kanka Önerisi Turlar: Özellikle gençlerin yaşamında giderek önemli bir yer tutmaya başlayan sosyal medyada edinilen arkadaşlıklar tatil seçiminde de etkili olacak. Sosyal medya ile birlikte tanıştığımız ve Türkçe’ye ”kanka önerisi” diye çevirebileceğimiz ”Friendformation” tatil seçimini etkileyecek. Sosyal medyadaki arkadaşın paylaştığı bilgi ciddiye alınacak ve tatil tercihi buna göre yapılacak. Nitekim bu alandaki gelişmeyi gören TripAdvisor, kısa süre önce Facebook bağlantılı hizmetini duyurdu.
Mobil Konaklamalar: 3G, 4G ve akıllı telefonların yaygınlaşması sonucu tanıtım ve pazarlamalar mobil araçlarla yapılmaya başlandı. Teknoloji şimdi de otelde konaklayacak misafirlerin check-in ve check-out işlemlerinde de karşımıza çıkacak. Rezervasyonlar cep telefonundan yapılırken, oda servisi ve diğer hizmetler de mobil olarak verilecek.
Misafir Usulü Tatil: Profesyonel olmayan kişilerin mülkiyetindeki özel ev veya yazlıklarda hesaplı tatil yapmalar yaygınlaşacak. ”Misafir usulü tatil” olarak tanımlanan bu trend özellikle Balkanlar’da hızla yükseliyor. Balkanlar, diğer ülkelerin aksine, yazlıkları kısa süreliğine de kiraya veriyor. Bu ülkeler arasında özellikle Hırvatistan’ın 2011’de önemli artış kaydetmesi bekleniyor. Türkiye de bu pastadan pay alabilecek.
Kruvaziyerler Tam Yol İleri: Bir yandan gemi ve uğranılacak liman sayısı artarken, fiyatların da cazip hale gelmesi ”Aşk Gemisi” olarak bilinen kruvaziyerlerle yapılan seyahat talebini artırıyor. İstanbul, Antalya, Kuşadası ve İzmir limanlarından sonra Karadeniz’de de bazı limanların devreye girmesiyle hem Türkiye’ye gelen gemi turisti hem de gemi seyahatlerini tercih eden Türk tatilcilerin sayısı artacak.
F2F Acenteler Prim Yapacak: Avrupalı turistler, 2010’da peşpeşe batan seyahat acentelerinden dolayı tatili güven duyacağı acenteden almaya yönelecek. Bu noktada da ”F2F” yani yüzyüze görüşme sağlayan seyahat acenteleri prim yapacak. Koşullar ne olursa olsun, müşterisini mağdur etmeyecek güçte ve güvenilir acenteler, seyahat boyunca sorunsuz hizmet verecek olmalarından dolayı talep görecek.
Macera Turizmi Yaygınlaşacak: Kitle turizminin sunduğu tekdüze olanaklardan sıkılan, gittiği yerde yerel halkla kaynaşıp macera yaşamak isteyen tatilcilerin sayısı artıyor. Avrupa’nın turizm devi TUI’nin raporuna göre, önümüzdeki 5 yıl içinde macera turizmi satın alanların sayısı yüzde 190 artacak. Bu alandaki artışın 2011 yılından itibaren hissedileceğini gören TUI, macera turu kataloğu hazırladı.
Sıfır Karbon Oteller: İklim değişikliklerinin yol açtığı sorunları birebir yaşamaya başlayan tatilciler, çevre dostu konaklamaları daha fazla tercih etmeye başladı. Tatilcilerin bu talebini dikkate alan girişimciler 2011’de çevreye hiç zarar vermeyen ”Sıfır karbon” otelleri hizmete açıyor. Öte yandan 2011’de Türkiye’de daha fazla göreceğimiz İngiliz turistlerin çevre dostu tatil talebi yüzde 10’dan yüzde 14’de yükseldi.
