Adrenalin Patlaması Nedir?
Vücutta heyecan sonucu salgılanmaya başlayan bir hormon olan adrenalin, böbreküstü bezlerinden vücuda salgılanan bir diğer adı epinefrin olan bir hormondur. Gerektiği miktarın çok daha üstlerinde salgılanması ile beraber “Adrenalin patlaması” adı verilen olayın gerçekleşmesine neden olur. Böylesi bir durumda kişi kendisini çok güçlenmiş hisseder. Sanki bir yumruk atsa duvarı yıkacak gibi potansiyel bir güce kavuştuğu hissiyatına varır. Tamamen hormonsal bir durumdur. Bu durumda güçlendiği hissine kavuşan kişi normalden çok daha cesurlaşır, reflekslerinde güçlü bir artış oluşur. Aslında hissedilen güçlenme olgusu da tam anlamıyla reflekslerin bu denli hızlanması ile ortaya çıkar. Hızlanan refleksler vücudun güç potansiyelini arttırdığına dair sinyal verir. Bu sinyaller de beyin tarafından algılanır.
Adrenalin patlaması yaşayan kişinin bacak ve kol kasların kısmi bir hissizlik oluşması muhtemeldir. Mesela bir koşu sırasında vücut enerjisinin düşmesi ile beraber o bacaklar artık yorgunluk sinyallerini beyine iletir. Beyin, kaslardaki glikozun ve oksijen seviyesinin düşmesi ile beraber kişiyi uyarır ve birey dinlenme ihtiyacı duyar. Ancak, birey adrenalin patlaması yaşıyorsa bu tepki beyine iletilmez, kişi yorulduğunu anlayamaz. Koşmaya devam eder ve sonunda enerjisi çok düşük seviyelerde işlem görmeye zorlanan kaslar etki sonunda aşırı ağrımaya başlar. Bu ağrılar bazı durumlarda saatler kadar sürüp geçerken bazı durumlarda 15 güne kadar uzayabilmektedir. Bu tamamen kasların ne kadar zorlandığı ile alakalı bir durumdur.
Adrenalinin en temel görevi vücudu acil tepkilere karşı hazırlamak olduğunu bilirsek, bu hormonun aşırı salgılandığı kişilerin reflekslerindeki gelişme gayet mantıklıdır. Salgılanması ile beraber nabız atış hızı yükselir, kan iç organlara, kaslara daha hızlı yayılır. Salgılanması enerji ihtiyacı içeren durumlarda ortaya çıkmasından ötürü, salgılandığı sırada glikojen glikoza dönüştürülerek vücudunun temel enerji ihtiyacı, monomer haldeki glikozdan karşılanması sağlanır. Tabi tüm bu etkiler ile vücudun verdiği tepkiler hormon bittiğinde sona erecektir. Hormonun yarılanma ömrü ise 20-60 saniyeleri arası değişim göstermektedir.
Bireyler heyecanlıyken, korku duyarken adrenalin salgılanmasını arttırır. Bu duyguların yoğun olması halinde adrenalin salgısı artacak ve aşırı seviyelerde kişi adrenalin patlaması yaşayabilecektir. Hormon salgılandığında bireyin acı hissi azalacak, göz bebekleri büyüyüp, göz ile hissedilen ışık hacmi artacaktır. Bu sayede birey çok daha net ve hızlı bir görme özelliği kazanacaktır.